Neredeyse herkesin her gün kullandığı kelimelerden biri olan “stres”, aslında vücudun verdiği bir tür doğal tepkidir. Bazen hayatın yoğun temposu içerisinde ilerlerken kendimizle, bedenin fiziksel ve psikolojik ihtiyaçları ile ilgilenmeyi unuturuz. Bir süre böyle devam etse de bir yerden sonra artık vücudumuz bize sinyaller göndermeye başlar. Bazen de karşılaştığımız bir tetikleyici aniden vücudun işleyişini ve tepkileri değiştirir. Bunlar stresi gerçekten deneyimlediğimizi gösteren işaretlerdir.
Peki, stres dediğimiz kavram tam olarak ne? “Stresli” hissettiğimizde vücudumuzda neler oluyor? Ne yaşıyoruz da stresten uyuyamaz, yemek yiyemez hale geliyoruz?
Gelin birlikte bu sorulara yanıt verelim. Böylece stresi daha iyi anlayabilir, varlığını besleyen örüntüleri kavrayabiliriz.
Stres Nedir?
Stres temel olarak bedenin yaşam olaylarına, fiziksel ve duygusal değişimlere verdiği fizyopsikolojik bir tepki. Aslında evrimsel olarak insan bedeni stresi algılayacak ve stres kaynaklarına tepki verecek şekilde gelişmiş. Yani vücudun farklı stres kaynakları ile karşı karşıya kaldığında tepki vermesi oldukça normal ve herkes stresi deneyimler.
Stres, vücudun yeni durumlara alışmasına yardımcı olur. Bu açıdan baktığımızda stresi tamamen negatif bir olgu olarak algılamamamız gerektiğini görebiliriz. İyi stres olarak ifade edilen bir türü de vardır. Fakat stres sürekli hale geldiğinde ve beden rahatlama, gevşeme evresine olması gerektiği gibi geçemediğinde, bir soruna dönüşüyor diyebiliriz.
Stres Bir Psikolojik Sorun mudur?
Aslında, stres bedenimizin verdiği normal bir tepki. Dolayısıyla en basit ve temel olarak herhangi bir soruna işaret etmediğini söyleyebiliriz. Ama genel olarak birçoğumuzun hayatında “stres” kavramı negatif bir olgu olarak yer alıyor. Bunun sebebi ise kontrolden yavaş yavaş çıkan ve kronikleşen stresin beden ve ruh sağlığı üzerindeki etkileri.
Şöyle ki:
- Stres, birtakım psikolojik sorunlara yol açabilir ya da var olan sorunun kötüleşmesine zemin hazırlayabilir. Örneğin, çok fazla stres yaşayan biriyseniz ve stresle başa çıkamıyorsanız; zamanla anksiyete bozuklukları, depresyon ya da travma sonrası stres bozukluğu gibi farklı psikolojik sorunlarla baş başa kalabilirsiniz.
- Ruh sağlığı sorunları da strese neden olabilir. Yaşadığınız psikolojik sorun ile başa çıkmakta zorlandığınızda stres seviyeniz yükselebilir ve bu da iyileşme dönemini zorlaştırabilir.
- Bir türlü başa çıkılamayan ve kontrol edilemeyen stres madde, alkol gibi bağımlılıklara yol açabilir.
Stres Nasıl Oluşur?
Stres aslında kimyasal olarak vücudu etkileyen ve savaş ya da kaç tepkisi olarak isimlendirilen hareketi başlatan bir bir olgu. “Savaş ya da kaç tepkisi” de vücudun stresli durumlarla yüzleşmesine yardımcı olur.
Bu süreci şu şekilde tanımlayabiliriz:
- Ani bir stresle karşılaştığınızda, beyin ve böbrek üstü bezleri farklı kimyasallarlar salgılar. Bunların başında da adrenalin ve kortizon gibi hormonlar gelir.
- Bu hormonların etkisi ve diğer kimyasal reaksiyonlar sebebiyle kalp daha hızlı atar.
- Bu aşamada kalpten pompalanan kan kaslara ve önemi organlara gönderilir.
- Hormonlar ve pompalanan kanın etkisiyle kendinizi enerjik hissedersiniz ve farkındalığınız artar.
- Bu, acil ihtiyaçlara odaklanmak için vücudun geliştirdiği bir sistemdir. Yaşanan değişiklikler ve hormonlar, sizi tehlikeyle yüzleşmeye hazırlar ve hayatta kalma şansınızı artırır.
Bu da aslında en ilkel atalarımızın tecrübe ettiği hayatta kalma çabasıdır. Örneğin, bir yırtıcı ile karşılaşan insanda ortaya çıkan savaş ya da kaç tepkisi ve buna bağlı olarak görülen fiziksel değişimler, o kişinin tamamen hayatta kalmaya odaklanmasını sağlar. Böylece normal zamanda çok da tecrübe etmediği bir hız ve atiklik ile yırtıcıdan kaçmayı başarabilir.
Şimdi stresin vücutta yarattığı genel kimyasal olaylarda rolü olan iki temel hormonu (yani adrenalin ve kortizonu) ayrıca incelemek faydalı olabilir:
1. Stres Oluşumunda Adrenalinin Etkisi Nedir?
Kandaki adrenalin miktarı artığında;
- Kalp atışı hızlanır.
- Nefes alma hızı artar.
- Kaslara glikozun ulaşması kolaylaşır.
- Kan damarları kasılır ve kan kaslara yönlendirilir.
- Terleme artar.
- İnsülin üretimi yavaşlar.
Bunlar, yüksek stres anında vücudun verdiği en temel tepkileri oluşturur.
2. Stres Oluşumunda Kortizonun Etkisi Nedir?
“Ana stres hormonu” olarak bilinen kortizon miktarı artığında ise;
- Kandaki glikoz miktarı artar.
- Beyin glikozu daha etkili bir şekilde kullanmaya başlar.
- Doku onarımına yardımcı olan bileşenlere erişim kolaylaşır.
- Yaşamı tehdit eden duruma tepki veren sistemler dışındaki sistemler yavaşlar.
- Bağışıklık, üreme ve büyüme sistemleri baskılanabilir ve ve hormon seviyeleri değişebilir.
- Beynin korku, motivasyon ve ruh halini kontrol eden kısımlarını etkilenir.
Bütün bunlar, yüksek stresli bir durumla daha etkili bir şekilde başa çıkmanıza yardımcı olur. Bu, normal bir süreçtir ve insanın hayatta kalması için önemlidir.
Fakat ayrıca bir konuya da dikkat çekelim. Sürekli fazla salgılanan kortizon; kilo alma, yüksek tansiyon, uyku sorunları, osteoporoz gibi problemlere yol açabilir.
Kısacası mental ve fiziksel durumları birleştiren stres, farklı alanlarda uzmanlarla birlikte çalışmayı gerektirebilir.
Stresin Belirtileri Nelerdir?
Stresi fark etmek her zaman çok kolay olmayabilir. Aslında çoğumuz sık sık “çok stresliyim” diyoruz, ama hangi olaya stres tepkisi verdiğimizi ya da gerçekten o an stres yaşayıp yaşamadığımızı anlamakta zorlanabiliyoruz. Bu yüzden stresin kimyasını anlamak tabii ki faydalı olsa da, stresli olduğumuzu belli eden bedensel, ruhsal ve davranışsal işaretleri de bilmek gerekiyor.
Bu nedenle gelin, stresin belirtilerini 3 başlık altında inceleyelim:
1. Stresin Fiziksel Belirtileri
- Kas ağrıları, sızılar
- Nemli, terli avuç içleri
- Göğüs ağrısı ve sıkışması
- Kalp atışının hızlanması
- Baş ağrısı, baş dönmesi
- Kas gerginliği
- Diş gıcırdatma
- Boyun ve çenenin gerilmesi, sertleşmesi
- Mide ve sindirim sistemi sorunları
- Yüksek tansiyon
- Bağışıklık sistemi sorunları
- Titreme
- Kısa sürede yaşanan kilo ve iştah değişimleri
2. Stresin Ruhsal Belirtileri
- Anksiyete
- Sinirlilik hali
- Depresif hisler
- Panik atak
- Disfori (mutsuzluk, huzursuzluk hali), üzüntü
- Cinsel isteksizlik, ilgisizlik
3. Stresin Davranışsal Belirtileri
- Bağımlılıklar (alkol, madde, kumar, sigara vb.)
- Yeme bozukluklarının gelişmesi
- Uyuyamama ya da gereğinden fazla uyuma
Umarız stres duygusunu daha iyi tanımanıza ve anlamlandırmanıza yardım edebilmişizdir. Siz de stres ile mücadele etmekte sorun yaşıyorsanız, Heltia uygulaması üzerinden bu alanda uzman danışmanlarla iletişime geçebilir, belirtilerini yönetmeye yönelik destek olabilirsiniz.
Bu yazımızı beğendiyseniz, “Belirsizlik Kaygısı: Nedir, Neden Olur, Nasıl Başa Çıkılır?” ve "Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) Nedir?" adlı içeriklerimize de göz atabilirsiniz.
Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.
Kaynaklar:
Estes, A., Olson, E., Sullivan, K., Greenson, J., Winter, J., Dawson, G., & Munson, J. (2013). Parenting-related stress and psychological distress in mothers of toddlers with autism spectrum disorders. Brain and Development, 35(2), 133-138.