Bir kurumun uzun vadede başarısı için çalışan bağlılığını artırması, yani daha motive kişilerle daha uzun süreler çalışması oldukça önemli. Günümüz iş koşullarında bunu sağlamak için şirketlerin bazı adımlar atması gerekebiliyor.
Bu nedenle biz de yazımızda çalışan bağlılığı veya employee engagement nedir, şirketler bunu artırmak için neler yapabilir gibi konulardan bahsettik. Umarız ki kurumunuzda bu yöntemleri uygulayabilir, etkili sonuçlar gözlemleyebilirsiniz 😇
Çalışan Bağlılığı Nedir, Neden Önemlidir?
Çalışan bağlılığı, adından da anlaşılabileceği üzere, bir kurumda çalışanların oraya olan bağlılık hissi ve orada çalışmak için olan motivasyonunu ifade eden bir terim. Yani aslında şirketin çalışanları elde tutma (”employee retention”) becerisi ve süresiyle de alakalı.
Çalışan bağlılığının düşük olduğu bir kurumda kişilerin çalışmaya devam etme isteği azalabilir, böylelikle verimlilik ve motivasyon düşebilir. Ayrıca “sessiz istifalar” ve gerçek istifalar daha sık görülebilir.
Buna karşın, Gallup’a göre uzun vadeli ve yüksek miktarda çalışan bağlılığı sağlayabilen bir kurumda:
- Çalışanların işten ayrılma oranı %24-59 aralığında azalır.
- Müşteri değerlendirmeleri minimum %10 daha iyi olur.
- %21 daha fazla kazanç sağlanır.
- Kurum içi verimlilik %17 oranında artar.
- %70 daha az iş kazası meydana gelir.
- Çalışanların işe gelmeme/izin alma oranı %41 azalır.
Kısacası çalışan bağlılığını artırmak hem kurumların kendisi hem de çalışanların iyi oluşu için oldukça önemlidir.
Şimdi gelin, çalışan bağlılığı seviyesini artırmak için birkaç uygulanabilir adım paylaşacağız:
Kurumlar Çalışan Bağlılığını Nasıl Artırabilir?
Çalışan bağlılığı yüksek bir şirket yaratmak, kurumlar için büyük ölçüde önemli. Gallup’un 2016 yılında yürüttüğü bir araştırmaya göre dünya çapında işine bağlılığı olmayan ve işyerinden kopuk hissedenlerin oranı %24’ten fazla. Üstelik bu oran, gün geçtikçe hızla artmaya devam ediyor.
Peki, şirketler buna nasıl dur diyebilir? Çalışan bağlılığını artırmak için neler yapılabilir?
1. Feedback Alın ve Bunlardan Ders Çıkarın
Kurum içerisinde açık ve dürüst iletişim sürdürmek, çalışanların fikirlerini önemsediğinizi göstermek için en temel noktalardan biri.
- Özellikle de çalışanların liderlerine güvenebileceğini bilmeleri, şirketin işleyiş sürecine dahil edilmeleri bu açıdan fayda sağlayabilir. (Bu konuda daha detaylı bilgi için “İş Hayatında Kapı Yok Politikası: Transparan Kurum Kültürü” adlı yazımıza göz atabilirsiniz.)
- Çalışanların kuruma bağlılığını etkileyen etmenleri öğrenmenin en iyi yolu, bunu çalışanların kendilerinden öğrenmek. Böylelikle hem onları dinlediğinizi ve iyi hissetmelerini önemsediğiniz, göstermiş hem de gerekli aksiyonları almak için büyük bir adım atmış olursunuz.
- Örneğin düzenli olarak çalışan bağlılığı anketi veya birebir görüşmeler yapabilir, problem tespitini bu şekilde sağlayabilirsiniz.
2. Kurumun Vizyon ve Misyonunu Güncelleyin
Özellikle de Z kuşağı ve sonrasındaki yeni nesil, çalıştıkları yerin öz değerlerini ve etik duruşlarını çok daha fazla önemsiyor. Yani çalışan bağlılığının önemli bir kısmı da kurumun vizyon ve misyonuyla kendini özdeşleştirmekten geliyor.
Örneğin bir kurumun vizyon ve misyon metninde:
- Mobbing, taciz, ayrımcılık gibi durumlara karşı güçlü yaptırımlara sahip olması,
- Açıklığı benimsenmesi, şirket hedeflerinin ve belli metriklerin çalışanlarla paylaşması,
- Gönüllülük veya bağış düzenine sahip olması,
- Eşitlikçi bir tavır sergilemesi,
- İnovasyona önem vermesi, kendini geliştirmeye çalışması gibi maddeler yer alabilir.
Özetle çalışanlar, daha büyük bir misyonun parçası gibi hissetmeye ve bireysel varlıklarının korunmasına değer veriyor. Şirket kültürünün buna göre şekillenmesi için vizyon ve misyonları güncellemek, çalışan bağlılığını artırmak için etkili bir adım olabilir.
3. Liderlerin Bağlılık Yaratmadaki Rolünü Küçümsemeyin
İş dünyasında yukarıdan aşağı olan etki çok fazladır: Yani liderler, davranışlarıyla örnek teşkil eder ve bunu çalışanlarına yansıtır. Güvenli, pozitif ve bağlılığı yüksek bir kurum yaratmak için liderlerin ekiplerine olan davranışlarının da buna göre olması gerekir.
Liderlerin:
- Çalışanlarla samimi etkileşime geçmesi,
- Açık iletişim kurması,
- Güvenilir olması, problem olduğunda kendisiyle konuşulabileceğini hissettirmesi,
- Sadece eleştiri yapmayıp olumlu feedback de vermesi,
- Narsisist olmaması, ekibini yok sayarak sadece kendini yüceltmemesi,
- Çalışanların başarılarını tanıması ve ödüllendirmesi,
- Eleştiri kabul edebiliyor olması, çalışanların kuruma olan güvenini ve bağlılığını artırabilecek davranışlardır.
4. Takım Ruhunu Güçlendirin
Destekleyici ve pozitif çalışma kültürü yaratmanın bir diğer adımı, çalışanların birbiriyle olan bağını da kuvvetlendirmekten geçiyor. Ekip ruhunun güçlü olması, hem herkesin bireysel olarak daha rahat hissetmesini hem de verimliliği artırmayı sağlar.
Bu konuda yazdığımız “İşyerinde Ekip Çalışmasını Güçlendirmek İçin 8 İpucu” adlı yazımıza göz atarak etkili yöntemler hakkında fikir alabilirsiniz.
Ayrıca unutmayın ki burada bahsettiğimiz “ekip”e liderler ve yöneticiler de kesinlikle dahil. Sadece çalışanların değil üstlerinin de takımın parçası olduğu bilinci, daha eşitlikçi bir ortam yaratmaya katkı sağlayabilir.
5. Kariyerde İlerleme ve Gelişme Fırsatları Sunun
Pew Research’ün araştırmasına göre; 2021 yılında istifa edenlerin %60’tan fazlası, şirketlerinin kariyer gelişimi için alan açmamasını kararlarını etkileyen en büyük sebeplerden biri olarak görüyor.
Yani kurumun çalışanlarının gelişimini desteklemesi, orada kalmak için tercih sebeplerinden. Aksi takdirde varlıklarına, bireysel kariyer yolculuklarına ve becerilerine daha çok değer veren bir şirketi tercih etmeleri işten bile değil.
- Gelişim için kurs, seminer, sertifika programı gibi süreçlere katılımda finansal destek vermek,
- Organizasyon içerisinde eğitim fırsatları sunmak ve bunlara katılımı teşvik etmek,
- Profesyonel becerilerini geliştiren çalışanları ödüllendirmek gibi mekanizmalar deneyebilirsiniz.
Bunun bir diğer önemli etmeni de işe alım ve terfi süreçlerinin eşitlikçi bir şekilde yürütülmesi. Örneğin aynı şirkette uzun süredir çalışan ve kendini geliştirmek için çaba gösteren bir kişi, bu çabasının ödüllendirildiğini elbette ki görmek ister. Hak ettiği takdiri veya terfiyi alamaması, kurum hakkındaki düşüncelerini ve bağlılığını etkileyebilir.
6- Çalışanların Fiziksel ve Mental Sağlığını Destekleyin
Fiziksel ve mental sağlık desteği sunulması, çoğu çalışanın en çok umursadığı yan haklar arasında yer alıyor. Böylelikle kurumların ‘verimli’ bir çalışan olmalarının ötesinde bireysel olarak kendilerine değer verdiğini, iyi oluşlarının önemli olduğunu hissediyorlar. Bu da bağlılığı ve motivasyonu etkiliyor, kuruma olan güveni büyük ölçüde artırıyor. Ayrıca tabii ki bu destek sayesinde iyileşme sürecine başlayan, bütünsel sağlığını geliştiren kişilerin verimliliği de pozitif anlamda etkilenmiş oluyor.
Bunun için Heltia'nın sunduğu imkanlardan faydalanabilir, kapsayıcı çözümleri sayesinde çalışanlarınızın çevrimiçi olarak mental sağlık, fiziksel sağlık ve beslenme desteği almalarını sağlayabilirsiniz. Yeni nesil dijitalleştirilmiş bütünsel sağlık platformumuz hakkında daha fazla bilgi almak için Heltia uygulamasını indirebilir ve "Şirketiniz için teklif alın" kısmından bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Bu yazımızı beğendiyseniz, "Kurum İçi Kariyer Planlama Nasıl Yapılır?" ve "Görev Tanımı Nedir, Nasıl Belirlenir?" adlı yazılarımıza göz atabilirsiniz.
Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.
Kaynaklar:
Gallup. “The Powerful Relationship Between Employee Engagement and Team Performance”. Gallup Workplace Meta Analysis Brief, (n.a.).
Kim Parker & Juliana Menasce Horowitz. “Majority of workers who quit a job in 2021 cite low pay, no opportunities for advancement, feeling disrespected”. Pew Research, 2022.
Marco Nink & Jennifer Robison. “The Damage Inflicted by Poor Managers”. Gallup Business Journal, 2016.
Santiago Jaramillo. “Four Lessons From Companies That Get Employee Engagement Right”. Forbes Human Resources Council, 2018.
