JavaScript is required
Anasayfa > Heltia Blog > Duygular > “Neden Sevilmiyorum?”: Kimse Beni Sevmiyor Psikolojisi
blog-banner-app-ekran
İhtiyaçlarınıza uygun uzmanla eşleşin, hemen randevu ayarlayın.
blog-banner-app-yonlendirme-butonu

“Neden Sevilmiyorum?”: Kimse Beni Sevmiyor Psikolojisi

Paylaş:
YazarHeltia
Klinik Psikolog Deniz Arslan onaylı içerik

Sevilmek, takdir edilmek ya da kabul görmek, tıpkı yemek yemek ve su içmek gibi temel ihtiyaçlar arasında yer alır. Siz de bazı günlerde diğer pek çok insan gibi sevilmediğinize dair birtakım düşüncelere kendinizi teslim edip endişeye kapılıyor olabilirsiniz. Fakat sizin böyle düşünmeniz bu durumun gerçek olduğu anlamına gelmiyor.

"Neden sevilmiyorum?" diye sürekli kendinize soruyor, "kimse beni sevmiyor” psikolojisi içerisine giriyorsanız bununla baş etmek oldukça zor olabilir. Bu yazıda “neden sevilmiyorum?” düşüncesinin psikolojideki yerini, kimsenin sizi sevmediği düşüncesiyle nasıl başa çıkabileceğinizi ele aldık.

Psikolojide Sevilme İsteği

Uzmanlara göre sevgi arayışının köklü temelleri var: Amerikalı akademisyen ve psikolog Abraham Harold Maslow, sevgiyi tıpkı karın doyurma ve barınma gibi insanın temel ihtiyaçlarından biri olarak tanımlar. “Maslow Piramidinde İlişkilerin Yeri” yazımızda bunu detaylıca ele alıyoruz.

  • İnsan psikolojisinin gerçek bir özelliği olan sevgi, insanları başkalarıyla derin bağlar kurmaya teşvik eder. İnsanlara mutluluk vermenin yanı sıra onların sağlıklı birliktelikler kurmalarına ve topluluklara katılmalarına imkân tanır.
  • "Neden sevilmiyorum?" diye düşünerek endişeye kapıldığınızda veya biri elinizi tutup size sevildiğinizi hissettirdiğinde vücudunuz buna karşılık olarak bir reaksiyon gösterir. Yani sevgi ayrıca çeşitli nörolojik ve hormonal süreçlere de etki eder.

Bu konu hakkında daha fazla bilgiyi sevilme ihtiyacı hakkında yazdığımız blog yazısında bulabilir, bu ihtiyacı nasıl giderebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Şimdi gelelim, sevilmediğini düşünmenin ve “kimse beni sevmiyor” psikolojisinin nedenleri ve sonuçlarına:

"Neden Sevilmiyorum?" Düşüncesinin Altında Yatan Sebepler

1. Çocukluk Dönemiyle Bağlantılı Sebepler

Çocukluk dönemi, insanın temel inançlarının yerleşmeye başladığı dönem. Yetişkinlik döneminde "Neden sevilmiyorum?" düşüncesinde olmanın en yaygın nedeni de genellikle bir çocukluk travması olarak ortaya çıkıyor.

  • Aileden birini kaybetmek,
  • Ebeveynler tarafından ihmal edilmek ya da terk edilmek,
  • Psikolojik sorunlara sahip bir ebeveyn tarafından büyütülmek,
  • Cinsel istismara uğramak gibi travmatik durumlara maruz kalmak, çocukların kendilerine karşı problemli bir bakış açısı geliştirmelerine neden olabilir.

Burada bireyin kendisi mağdur olsa dahi suçu kendisine atabilir, artık onu kimsenin sevmeyeceği düşüncesine kapılabilir. Böylelikle bireyin kendini kötü bir insan olarak tanımlaması, hayatında yapmış olduğu hatalar nedeniyle sevilemeyecek bir insan olduğuna hükmetmesi onu bu psikoloji içerisine sokabilir.

2. Diğer Sebepler

Çocuklukta yaşanan travmatik olayların yanı sıra birey, başka sebeplerden de “kimse beni sevmiyor” diye düşünebilir. Bu düşüncenin altında yatan diğer nedenler de şu şekilde sıralanabilir:

  • Uzun süreli bir ilişki/arkadaşlıkta bireyin ihanete uğraması,
  • Borderline Kişilik Bozukluğu,
  • Hayatın erken bir döneminde geliştirilen bağlanma sorunları,
  • Depresyon nedeniyle gerçek olmayan düşüncelere ya da inançlara kapılmak,
  • Düşük öz saygı.

"Neden sevilmiyorum?" düşüncesinin altında yatan sebep ne olursa olsun bu düşüncenin size herhangi bir katkı sağlaması neredeyse imkânsızdır. Bu nedenle "Neden sevilmiyorum?" diye düşünmek birtakım olumsuzlukları da beraberinde getirir:

“Kimse Beni Sevmiyor” Düşüncesinin Olumsuz Sonuçları

Sürekli "Neden kimse beni sevmiyor?" şeklinde düşünen, sevilebileceğine inanmayan bir insanın hayatında pek çok olumsuzluk olduğunu düşünmek çok da yanlış olmaz. Bazı insanlar için bu olumsuzluklarla mücadele etmek mümkün olsa da bazıları için süreç oldukça zorlu olabilir.

Sevilmediğine inanan bir birey, aşağıdaki gibi olumsuz durumlara maruz kalabilir:

  • İnsanları memnun edecek davranışlarda bulunmak için çok çabalayabilir. Bu sırada kendisinden hep ödün verebilir, manipüle edildiğinden ya da kendisinden faydalanıldığından bihaber olabilir.
  • Sınırlarını hangi noktada çizmesi gerektiğine sağlıklı bir şekilde karar veremeyebilir.
  • Sınır koymakta zorlanan bireyler istismarcı bireyler tarafından sömürülmeye çalışılabilir.
  • Kendi kendini gerçekleştiren kehanet, yani “self-fulfilling prophecy” yaratabilir. Pygmalion Etkisi olarak da bilinen bu durum, kişinin sevilmeyeceğine inandığı için içten içe kendi ilişkilerini sabote etmesine yol açabilir.

"Neden sevilmiyorum?" diye düşünen insanların en ufak bir sevgi gördüklerinde sınırlarını tamamen kaldırmaları da mümkündür. Ancak bu durum daha büyük travmaların ortaya çıkmasına ve "Beni kimse sevmiyor." düşüncesinin derinleşmesine de neden olabilir.

Kimse Beni Sevmiyor Psikolojisiyle Nasıl Başa Çıkılır?

Eğer "Ailem dâhil kimse beni sevmiyor." diye düşünüyorsanız bu duyguyu kabullenerek kendinizi mutsuz bir hayata teslim etmenize gerek yok. Çünkü tüm psikolojik durumlarda olduğu gibi bu durumla başa çıkmanın da bazı yolları bulunuyor:

1. Yalnız Olmadığınızı Hatırlayın

Kimsenin sizi sevmediğini düşünmek, kendinizi tamamen yalnız hissetmeniz anlamına gelebilir. Sosyal izolasyon ve yalnızlık hissi de ciddi olumsuz etkiler yaratabilir.

Fakat şunu unutmamalısınız ki dünyada sizinle bu duyguyu paylaşan pek çok insan bulunuyor. Bu insanların ciddi bir kısmı da hayatlarında en az bir kişi tarafından seviliyor.

Karamsar düşünceler, insanları sevilmediği düşüncesine itmek konusunda son derece başarılı olabilir. Buna karşı bir bilinç oluşturmak, gerektiğinde sevdiklerinizden de destek almak faydalı olabilir.

2. Manipülatif İç Sesinize Karşı Durun

İçinizdeki sesi kendi düşüncelerinizden ayırmanız, onun gerçek dışı ya da manipülatif olduğunu fark etmeniz "Neden sevilmiyorum?" düşüncesiyle baş etmenize yardımcı olabilir.

Örneğin:

  • İçinizdeki ses size "Ben sevilmiyorum, kimse benimle ilgilenmiyor." diyorsa siz bunu sesli bir şekilde "Sen sevilmiyorsun, kimse seninle ilgilenmiyor." olarak dışa vurabilirsiniz. Bunu yapmak size bu düşünceleri sanki bir başkası ifade etmiş gibi hissettirebilir ve bu düşünceyi bir hakikat olmaktan çıkarmanıza destek olabilir.
  • Eğer iç sesiniz size "Ben sevilmiyorum." diyorsa ona karşı bir duruş sergilemeniz gerekir. Ona, "Şu an kendimi bir ilişki kurmaktan ya da sosyalleşmekten uzak hissediyor olsam da aslında arkadaşlarım ve ailem tarafından sevilen bir insanım. Dışarıda beni seven ve sevebilecek insanlar var." diyebilirsiniz. Bu tarz yaklaşımlar olumsuz düşüncelerle baş etmenizi kolaylaştırabilir.

4. Bir Orta Yol Bulun

"Herkes beni seviyor." ya da "Kimse beni sevmiyor." gibi düşünceler, kabul etmelisiniz ki büyük ölçüde gerçek dışı. Yani herkesin sizi sevdiği ya da kimsenin sizi sevmediği bir dünya ihtimali yok denecek kadar az.

Bu sebeple "Neden sevilmiyorum?" düşüncesiyle baş etmek için gerçekçi davranmaya odaklanabilir, "Bazı insanlar tarafından seviliyor bazıları tarafından da sevilmiyorum. Fakat bu bir sorun değil." şeklinde düşünmeye çalışabilirsiniz. Herkesin sizi sevmesi gibi bir ihtiyaç duyma ve bunun için çabalama eğiliminiz de böylelikle azalabilir.

5. İnsanların Zihnini Okumaya Çalışmayın

Eğer insanlar size bunu doğrudan söylemiyorsa, onların ne düşündüklerini ya da hissettiklerini bilebilmeniz mümkün değil. Fakat yaşanan bazı olumsuz durumlar insanların sizden hoşlanmadığını düşünmenize ve "Neden sevilmiyorum?" diye düşünüp endişeye kapılmanıza neden olabilir.

Yine de insanların size kızması ya da istemediğiniz şeyler söylemesi, her zaman sizi sevmedikleri anlamına gelmez. Ya da sizinle bir süredir görüşememiş olmaları sizden kaçındıkları demek olmak zorunda değil.

Böyle durumlarda aynı sizin gibi karşınızdakinin de insan olduğunu, kötü günler geçirebildiğini ve hatalar yapabildiğini kabullenmeniz gerekiyor. Tıpkı sizin her zaman aynı enerjide olmadığınız, sevdiklerinize her zaman aynı ilgiyi veremediğiniz gibi onlar da aynı durumda olabilir. Hemen “Kimse beni sevmiyor” diye düşünmeden önce bu durumları gözden geçirmeniz gerekebilir.

6. Kendinizi Başkalarıyla Kıyaslamayın

İnsanların sizden daha komik, daha neşeli, daha bilgili ya da daha sportif olduğunu düşünerek "Neden sevilmiyorum?" sorusuna bir yanıt arıyor olabilirsiniz.

Bu kıyaslamalar, hiçbir zaman öz saygınız için iyi değil. Bu yüzden kendi özelliklerinize bakıp kendinizi onaylamanız, sevilmenizin başarılarınızla alakalı olmadığının bilincinde olmanız gerekir.

7. Davranışlarınızı Değiştirin

"Neden sevilmiyorum?" düşüncesinin getirmiş olduğu endişeler sizi sosyal etkinliklere katılmaktan, sevdiklerinizle zaman geçirmekten alıkoyuyor olabilir. Böyle durumlarda yine de o etkinliğe giderek bu düşünceyle mücadele etmeniz gerekir.

Dilerseniz yetenekli olmadığınızı düşündüğünüz bir alanın da üzerine gidebilir, bunu başarabildiğinizi görüp öz güveninizi artırabilirsiniz. Ayrıca bu, sizi sevebilecek yeni insanlarla tanışmanız ve sosyalleşmeniz için de bir fırsat yaratabilir.

8. Profesyonel Yardım Alın

Terapistler, insanların yaşadığı sorunlar ve bu sorunlarla mücadele etme yöntemleri konusunda uzmanlaşmış kişilerdir. Bu yüzden "Neden sevilmiyorum?" düşüncesine karşı neler yapmanız gerektiği konusunda sizi doğru şekilde yönlendirebilirler. Ayrıca terapistler sizi yargılamaz ve bu da "Neden sevilmiyorum?" düşüncesini yenmenizi kolaylaştırabilir.

Dijital sağlık uygulaması Heltia, sunduğu iyileştirici sağlık hizmetleriyle psikolojik iyi oluşunuzu destekler. Siz de Heltia uygulaması üzerinden alanında online terapi alabilir, ruh sağlığınızı geliştirme yolculuğuna hemen başlayabilirsiniz.

Bu yazımızı beğendiyseniz “Fiziksel ve Duygusal Açlık Nedir, Nasıl Ayırt Edilir?” ve “Kariyer Planı Nedir, Nasıl Yapılır?” yazılarımıza da göz atabilirsiniz.

Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.

Yayınlanma tarihi: 29 Ağustos 2024Güncellenme tarihi: 29 Ağustos 2024
blog-banner-app-ekran
İhtiyaçlarınıza uygun uzmanla eşleşin, hemen randevu ayarlayın.
blog-banner-app-yonlendirme-butonu
Duygular hakkında yazılar