Çocuk bakmak yeterince zorken bir yandan da çalışıyor olmak, üstelik uzaktan çalışırken evin içerisinde ikisini birden dengelemek oldukça zorlayıcı olabilir.
Bu yazımızda evden çalışan anne ve babaların uygulayabileceği, hayatlarını düzene sokmalarına yardım edebilecek 8 etkili önerimiz var:
1. Kendinize Ait Bir Çalışma Alanı Oluşturun
Eğer evden çalışıyorsanız, işlerinize odaklanmak için gidebileceğiniz ve mental olarak kendinizi ‘işyerinde’ hissedebileceğiniz bir çalışma alanınız olması çok önemli. Böylelikle ofise gitmiyor olsanız bile sağlıklı bir iş-yaşam dengesi kurabilirsiniz.
Bunun için en iyisi tabii ki bir çalışması odası hazırlamak. Ancak ayrı bir odanız yoksa da evin sakin bir köşesini kullanabilirsiniz.
Evinizde bir “çalışma alanı” olması, sınırları belirleyebilmek ve çocukların bu sınırlara saygı duymasını öğretebilmek açısından da şart. Sadece size ait olan, çocuklara üzerindeki eşyalarla oynanmasına izin vermediğinizi belirttiğiniz bir alanınız olması işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.
2. Çocuğunuza “Çalışma” Kavramını Açıklayın, Sınır Koyun
Çocuklar için “evden çalışma” kavramı kafa karıştırıcı olabilir. Özellikle de evde kendisiyle ilgilenmesine alışmış olan bir çocuğa, ebeveyninin evde olması ama onunla oynamaması tuhaf gelebilir.
Bu nedenle çocuğunuza çalışma şekliniz, işiniz, iş olarak yaptığınız ek aktiviteler hakkında bilgi vermelisiniz. Çalışma alanınız içerisindeyken, toplantı zamanlarında rahatsız edilmemek ancak acil bir şey olduğunda mutlaka haber vermek gibi iletişimler deneyebilirsiniz.
Tabii ki bütün gün boyunca çocuğun çalışma alanının sınırlarını ihlal etmemesi pek mümkün olmayabilir. Ama doğru bir yaklaşımla gün içerisinde ihtiyaç duyabileceğiniz zaman dilimlerini elde edebilirsiniz.
3. Kendinizi Farklı Durumlara Hazırlayın
Evden çalışan anneler ve babaların bu durumu kabullenmesi, beklentilerini buna göre ayarlaması da öncelikli.
Sık sık bölünen toplantılar, yarım saatten fazla bilgisayar başında kalamama, bir işi hemen o anda bitirememe gibi çocuk sahibi olmadan önce belki de hiç alışık olmadığınız konseptlere kendinizi hazırlamalısınız. Bunun için de:
- Beklentilerinizi içerisinde bulunduğunuz pozisyonlara göre belirlemek,
- Olabildiğince esnek ve adapte edilmeye açık planlar oluşturmak,
- İşler her zaman istediğiniz gibi yürümediğinde kendinize yüklenmemek,
- Çabalarınızı ve başarılarınızı ödüllendirmek gibi etmenler faydalı olabilir.
Evde tek başına çalışsanız bile bazen işler planladığınız gibi gitmez. Çocuklarla beraber çalıştığınız bir evde ise planların bozulma ihtimali oldukça yüksektir. Bunu en baştan kabullenmeli, aksayan işler ve zamanında tamamlanmayan görevler için kendinize yüklenmemelisiniz.
4. İş Saatleri ve Beklentiler Hakkında Yöneticinizle Konuşun
Yöneticinize ya da işvereninize proaktif olarak evde çocuklarınız olduğunu ve iş görüşmelerinin kesintiye uğramayacağını garanti edemeyeceğinizi ifade edin. Sizden beklentilerini buna göre şekillendirmelerini isteyin. Örneğin daha esnek çalışma saatleri talep edin, işlerinizi olabildiğince asenkron yürütmeyi veya toplantı miktarınızı azaltmayı önerin.
Bunlar sizin kötü bir çalışan olduğunuzu göstermez. Aksine, her durumda verimi koruma çalışan ve işine saygı duyan biri olduğunuzun işaretidir. Anlayışlı bir kurum ve iyi bir yönetici de bunu anlayacak, sizin gereksinimlerinize uymaya ve gereken esnekliği sağlamaya özen gösterecektir.
5. Uyuma ve Uyanma Saatlerinizi Düzenli Tutun
Sabah erkenden, çocuklarınız ve hatta ev halkı uyanmadan kalkmayı alışkanlık haline getirmek çalışma hayatınızda size yardımcı olabilir.
Bu süreçte hem kendinize zaman ayırabilir hem günün en önemli işlerini ev sakinken halletme şansı bulabilirsiniz. Örneğin sabah kalktığınız biraz spor, meditasyon, cilt bakımı, ılık bir duş, hafif bir kahvaltı gibi kendinize özel bir rutini takip etmek gün için enerji toplamanızı sağlayabilir.
Aynı şekilde çok geç yatmamak, zindeliğinizi korumanız ve yeterince dinlenmeniz için önemli olacaktır. Tabii ki bunların ikisini birden her gün uygulamak, tüm işlerinize kısa süre içerisinde yetişmek zorlayıcı olabilir. Ancak bunu olabildiğince düzenli yürütmek her şekilde size fayda sağlayacaktır.
6. Kendinizin ve Çocuğunuzun Gününü Planlayın
Her zaman uyması mümkün olmasa da mutlaka gününüzü planlayın. Yemek saatleri, oyun araları, toplantılar, görüşmeler, tek başınıza çalışmaya ayırdığınız zaman, kendinize ayırdığınız molalar… Bunların hepsini bir plan içerisine oturtmak, günü takip etmeyi kolaylaştırır. Bir yapılacaklar listesi yapmak ve bunu takip etmek de daha verimli çalışmanıza yardımcı olur.
Kendinize hazırladığınız bir planın benzerini çocuklarınız için de yapabilir; oyun, ödev, yemek, yaratıcı etkinlik, çizgi film arası, molalar gibi detayları dahil edebilirsiniz. Hem ebeveynini taklit etmek motive edici olacaktır hem de yaptığı görevleri listesinden sildikçe “iş tamamlama” duygusu hoşuna gidecektir.
Burada özellikle şöyle bir önerimiz var: Günü planlarken farklı görevler için ayırdığınız süreleri mümkün olduğunca kısa tutmaya çalışın. Çünkü ne olursa olsun çocukların dikkati, doğaları gereği, çabuk dağılır. Dolayısıyla belki bir saat boyunca tek bir oyuncakla ilgilense bile günün kalanında sık sık yanınıza gelmek isteyebilir, sizden bir şey talep edebilir ya da sıkılabilir.
7. Çocuklarınıza Olabildiğince Zaman Ayırın
Evden çalışmanın avantajlarından biri çocuğunuzla daha kolay vakit geçirme ayrıcalığı. Üstelik bu durum iş planınızı bölmek zorunda da değil: Arada bir masanızdan kalkmak, çocuğunuza mola verdiğinizi söylemek ve onunla 5 dakika da olsa keyifli zaman geçirmek oldukça kolay.
Ayrıca güzel havalarda öğle saatlerini açık alanlarda değerlendirebilir, çocuğunuzla minik bir piknik yapabilir veya parka gidebilirsiniz. Bu sayede hem temiz havayla tazelenmiş olursunuz hem iş ortamından uzaklaşarak çocuklarınızla kaliteli zaman geçirebilirsiniz. Hem de park sonrasında minikler öğle uykusuna yatmak için daha hevesli ve istekli olabilir!
Çocuğunuza dilediğiniz kadar zaman ayıramadığınızda kendinizi suçlamamak, gerektiğinde işinize öncelik vermek burada kilit bir nokta. Her ne olursa olsun çocuğunuz için en iyisini istediğinizi, onun geleceği için çalıştığınızı aklınızdan çıkarmamaya gayret edin.
8. Gereken Alanlarda Destek Almaktan Çekinmeyin
Bir yandan evde olduğunuz çalışıyor olduğunuz gerçeğini değiştirmiyor. Bu nedenle her şeye tek başınıza yetişmeyi denemek yerine yardım ve destek kabul edin. Örneğin:
- Partnerinizle hem çocukların hem evin işlerini bölüşmeyi ihmal etmeyin.
- Yetiştiremeyeceğinizi düşündüğünüz bir görev için kaygılanmak yerine ekip arkadaşınızdan yardımcı olmasını isteyebilir; işlerinizin bir bölümünü, onlara da konuşarak, bir süre için ekip arkadaşlarına paylaştırabilirsiniz.
- Eğer yakın bir arkadaşınız ya da komşunuz da sizin gibi evden çalışıyorsa iş birliği yapabilirsiniz. İş planlarınızı düzenleyerek birbirinize hem duygusal anlamda destek olabilirsiniz hem de en meşgul anlarınızda birbirinizin çocuklarıyla ilgilenebilirsiniz.
- Pandemi ile genişleyen dijital dünyada artık online oyun grupları da var. Bu gruplara üye olarak çocuğunuz için farklı ve interaktif bir zaman dilimi planlayabilirsiniz.
- Kendi iyi oluşunuzu da hiçbir zaman ihmal etmemelisiniz. Eğer ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız Heltia'yı kullanarak online terapi alabilir, istediğiniz yerden psikolojik desteğe başvurabilirsiniz.
Bu yazımızı beğendiyseniz, “Zaman Yönetimi Nasıl Geliştirilir? (6 Etkili Yöntem)” ve “Odaklanma Sorunu Yaşayanlar İçin 8 Faydalı Tavsiye” adlı içeriklerimize de göz atabilirsiniz.
Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.