Her insanın benzersiz olduğu fikri, sizce de hayatı daha anlamlı ve mutlu kılmıyor mu?
Hangimiz diğer insanlarla aynı düşünce ve davranış kalıplarına ya da aynı zevklere sahip olduğumuz fikrinden memnun oluruz ki?
Nöroçeşitlilik kavramı, bireylerin benzersiz düşünme ve davranma biçimlerine sahip olduğunu açıklamak için kullanılır. Bu farklılıklar öğrenme ve iletişim yollarındaki değişiklikler ya da sosyal tercihlerle alakalı olabilir. O hâlde, bireylerin dünyayı ve çevreyi algılama yollarındaki çeşitlilikleri farklı bir gözle değerlendirmeye sunan nöroçeşitliliğin anlamına ve içerdiklerine yakından bakalım.
Nöroçeşitlilik Nedir?
Nöroçeşitlilik kavramı, ilk olarak 1997 yılında otizmli bir sosyolog olan Judy Singer tarafından ortaya atıldı. Nörolojik farklılıkların kucaklanması, benzersiz özelliklere sahip tüm bireylerin eşitliğinin sağlanması ve topluma dâhil edilmesi amacıyla ortaya atılan kavram, kısaca tüm insanların çeşitliliğini ifade eder. Bu bağlamda gelişen nöroçeşitlilik hareketi savunucuları beyinle ilişkili zihinsel bozuklukların aslında bir bozukluk değil, bir çeşitlilik olarak kabul edilmesi gerektiğini ileri sürer.
"Neurodivergent" olarak da bilinen nöroçeşitli bir birey, kendisini 'farklı' ve alışılmış dışı hissedebilir.
Bu noktada nörotipik ve nöroçeşitlinin farkını belirtmek gerekiyor. Nöroçeşitlilik ne demek açıkladığımız için nörotipik teriminin bir tanımını da yapalım:
Nörotipik Ne Demek?
Beyin işlevleri tipik olan ve davranışları toplumsal olarak standart kabul edilen bireyleri ifade eder. Genellikle tüm yaşamsal gelişim basamakları, çoğu insan için standart kabul edilen yaşa göre gerçekleşir. Kısacası kavram, bilişsel ve sosyal davranışları geleneksel normlara uygun olan insanları ifade eder.
Nörotipik bireyler, nöroçeşitli bireylerin aksine genellikle yaşamları boyunca "Acaba beynim diğerleriyle aynı şekilde mi çalışıyor?" sorusunun cevabını merak etmeden hareket ederler. Nörotipik olmayan, yani nöroçeşitli olan kişiler ise yaygın olarak bu soruyu kendilerine sorabilir.
Nöroçeşitliliğin Kapsamı
Nöroçeşitlilik kavramı, başlarda özellikle Otizm Spektrum Bozukluğuna sahip bireylerin karşı karşıya kaldığı toplumsal damgalanma ve dışlanmayı ortadan kaldırmak için ortaya atılsa da zamanla kapsamı genişleyerek şemsiye bir kavram hâline gelmiştir. Bu çerçevede günümüzde:
- Otizm Spektrum Bozukluğu,
- Disleksi,
- Obsesif Kompulsif Bozukluk,
- Dikkat Eksikliği ve Hiperkaktivite Bozukluğu,
- Tourette Sendromu gibi pek çok zihinsel ve psikolojik tanı nöroçeşitlilik kavramı kapsamında değerlendiriliyor.
Şizofreni, anksiyete, bipolar bozukluk ve depresyon gibi psikotik bozukluklar ve duygu durum bozukluklar içinse nöroçeşitli kavramı nadiren kullanılır. Bu bozukluklar nöroçeşitli kişilerde ortaya çıkabildiği gibi nörotipik bireyleri de etkileyebilir. Bu bağlamda nörotipik ile nöroçeşitli arasındaki ayrımın esnek olduğunu söyleyebilmek mümkündür.
Nöroçeşitlilik kavramı; bu farklılıkların doğal olduğu, pek çok durumda anlamlı iç görülere ve olumlu yeteneklere yol açabileceği fikrini kabul eder. Farklı olanın doğası gereği kötü olmadığını, birbirine benzemeyenlerin yanlış ya da sorunlu olmadığını vurgular. Yargılayıcı olmayan ve kapsayıcı bir dil benimseyerek farklılıklarıyla bir araya gelmiş bir toplumun gerçek güçlü yönlerini keşfetmesi gerektiğini işaret eder.
Nöroçeşitlilik Belirtileri Nelerdir?
Nöroçeşitlilik kavramına göre insanlar dünyayı farklı şekilde deneyimler ve her birey kendine özgü biçimde düşünür, davranır ve öğrenir. Bir şeyi yapmanın tek bir doğru yolu yoktur. O hâlde farklılıklar eksiklik olarak görülmez, tam aksine bir zenginlik kaynağı olarak benimsenir. İşte bu zenginlik, nöroçeşitliliğin bir yandan zorlayan bir yandan da katkı sunan niteliklerini kabul etmeyi kolaylaştırır.
Herkes gibi olmadığını düşünülen bireyler; değişime ve sosyal hayata uyum sağlamakta zorlanabilir, onlardan beklenen şekilde davranmakta güçlük çekebilirler. Nöroçeşitliliğin bazı zorlayıcı ve yaygın belirtilerini şöyle sıralayabiliriz:
- Konuşma ve dil zorlukları: Kekemelik ve tekrarlama.
- Sosyal iletişim güçlükleri: Konuşurken göz teması kurmakta güçlük çekme.
- Sıradışı fiziksel davranışlar: Bağırmak, bir şeyleri ağzından kaçırmak, sallanmak vb.
- Öğrenme güçlükleri: Konuşulan dili takip etme, okuma, odaklanma ve hesaplama gibi becerilerle ilgili sorunlar.
- Duyusal uyaranlara karşı olağandışı tepkiler: Ses, ısı, ışık, soğuk, kalabalık ve benzeri uyaranlara karşı ekstra duyarlılık ya da olağandışı duyarsızlık.
- Esnek olmama: Ortama ve duruma uyum sağlayamama, ilgi alanlarını yaşa veya duruma göre değiştirememe.
Nöroçeşitliliğin kattığı bazı özelliklerse hayatı daha etkin becerilerle sürdürmeye yardımcı olabilir. Bu sayede dünyayı farklı bir pencereden görmenin ve anlamlandırmanın heyecan verici yollarını keşfetmek mümkündür. Bu noktada nöroçeşitliliğin bazı yararlı belirtilerini şöyle sıralayabiliriz:
- Güçlü gözlem becerileri ve ayrıntılara dikkat edebilme.
- Zorluklar karşısında alışılmışın dışında düşünebilme, farklı çözüm yolları bulabilme.
- Davranış kodları gibi kalıpları tanıma konusunda üstün yetenek sergileme.
- Bilim, teknoloji, sanat ve müzik gibi alanlarda güçlü becerilere sahip olma.
Nöroçeşitliliği doğru anlayıp benimsemek toplumsal düzlemde kapsayıcı bir dil geliştirilmesi açısından oldukça önemli. Farklılıklar, eksiklik değil; tam tersine zenginlik, mutluluk ve güç kaynağı olarak idrak edilebilir. Bu çerçevede nöroçeşitliliğe elverişli bir toplumsal ortamı teşvik ederek bireylerin özgün özelliklerinin ve gücünün farkına varması doğrultusunda destekleyici bir dil benimsenmesi toplumun tüm bireylerinin yaşamına ferahlık katabilir. Kendinizi yakından tanımak, nöroçeşitliliğe ilişkin farkındalığın gelişmesine yardımcı olabilir.
Bu içeriği faydalı bulduysanız, “Psikolojik Katılıktan Psikolojik Esnekliğe” ve “Psikolojide Barnum Etkisi Nedir, İnançlarımızı Nasıl Etkiler?” başlıklı makaleleri de inceleyebilirsiniz.
Ayrıca Heltia uygulamasını indirerek online terapi alabilir, mental sağlığınızı iyileştirmek için bir adım atabilirsiniz. Geniş içerik dünyamıza erişmek, buradan yararlanmak da tamamen ücretsiz.
Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.